Küçük kazanın aşı tatlı olur (Ceviz) Dam ardında teke bağlı, kuyruğu köke bağlı (Kabak) Sarı sarı sarkar, düşerim diye korkar (Kayısı) Dağdan gelir takır tukur, bacakları demir bakır (Tren) Açtım kapı açıldı, Siyah düğme saçıldı. (Kuzu dışkısı) Açılır kabak gibi, Uzanır kavakgibi. (Ayçiceği) Ağaca çıkar adam değil, Semeri var eşek değil, Yazı yazar katip değil. (Salyangoz) Ak koyun akşar, Birbirine çakşar. (Diş) Altı tahta üstü tahta İçinde var bir kara kahpe. (Tosbağa) Anası şişman Babası uzun Kızı güzel Oğlu gezer. (Soba, Boru, Ateş,Duman) Arşın ayaklı Tavşan bıyıklı. (Buğday) Ayağı aldım Üstüne saldım. (Çorap) Bal ile badem Ne güzel Adem. (Ceviz) Benim bir oğlum var, Adı aşır Bulduğunu bana taşır. (Kaşık) Benim dam dolu değneğim var, Hiçbiri ele alınmaz. (Saman) Benim bir oğlum var, Abdest almaz, Namaz kılmaz, Namazı da kılmaz, Namazı da hiç kazaya koymaz. (Horoz) Benim bir oğlum var, İki kıçı var. (Loğ Taşı) Benim bir kilimim var, Yaz solmaz, kış solmaz. (Ardıç Ağacı) Benim bir ebem var, Gece gündüz yufka açar. (Dalga) Beş kardeşin dördü çalışır, bir yer. (Çorap – Şiş) Bir gecede kırk yatak gezer. (Pire) Burdan baktım kaba saba, Yanına vardım kenger baba. (Yığın) Çarığı çattım, bacadan attım. (Güneş) Çarığı çattım, iki kulak taktım. (Terazi) Daldan dala Kırmızı pala. (Sincap) Dal üstünde sarı teyin. (Ayva) Dam üstünde dana bağlı, Gittim geldim gene bağlı. (Loğ) Dağdan gelir taştan gelir, Başı püsküllü aslan gelir. (Sel) Dibi göllü, başı güllü. (Mum) Dut ağacını oyarlar, İçine mum koyarlar, Ağlama tontonum ağlama, Şimdi kulağını burarlar. (Saz) Duruşu aslan gibi, Yatışı kaplan gibi. (Kedi) El kadar tahta, tepeden domuz indirir. (Tarak) Gözenek gözenek gözü var, Ağa yanında sözü var. (Bal) Hayadım huyadım, Ananın önüne dayadım. (Yayık) Het dedim, Hüt dedim, Git şuraya yat dedim. (Süpürge) Heryeri kaplar, suyu kaplamaz. (Kar) Hanım içerde, saçı dışarda. (Mısır Koçanı) İki taş üzerinde biri kara kuş oturur. (Kaan) Kara öküz yatar, Sarı öküz kalkar. (Ateş) Kendi mertten, Sakalı etten. (Horoz) Küçük kazanın aşı tatlı olur. (Ceviz) Uyuşur, uyuşur, ağalarla konuşur. (Sütlaç) Yirmi yirmi kırk Arasına ceviz tık. (Baklava) Yol üstünde asker dizili. (Karınca) Yuvarlandım yumak oldu, Geldi bize konak oldu. (Çadır)